2 Mayıs 2016 Pazartesi

Fırtına (Julie Cross) - Kitap Yorumu

Evet, Fırtına'yı ancak okudum, uzun bir süre beklettim ve pişmanım! Gerçekten beğendim.
Fantastik roman seven ama modern fantastik romanları pek sevmeyen bir okur olarak Fırtına'ya nedense bayıldım! Tamam, kurgu güzel fakat benim asıl beğendiğim şey yazarın yazımı idi. Öyle güzel yazmış ki sanki bir fantastik roman okurken genç-yetişkin okuyorum ama sonra bir polisiye tadı alıyorum. Muazzamdı!


Elimizde Jackson adında bir çocuk var. 19 yaşında, yakışıklı -tabii ki- ama belki de en garibi zaman yolculuğu yapıyor olması! Ama öyle havalı bir şey değil çünkü yapabildiği yolculuklar çok kısa süreliğine oluyor ve geri döndüğünde her şey eskisi gibi kalıyor (Jackson'ın sözlerinden çalmış olabilirim biraz!). Arkadaşı Adam -hacker ineklerden- ile bu iş üzerine yoğunlaşıp neden, nasıl oluyor diye araştırmaya çalışırken zaman geçiyor.
Günlerden bir gün Jackson, kız arkadaşı Holly ile zaman geçirirken odaya siyah giyinen adamlar giriyor ve Holly'ye bir el ateş ediyorlar! O an Jackson acı, hüzün, korku ve endişe ile sıçrıyor (bu Adam ile ikisinin yolculuk için kullandığı tabir). Bir bakıyor ki yıl 2007 olmuş, iki yıl geri sıçramış! Daha öncesinde yarım saatlik sıçrayış yapabilmek için dualar eden Jackson şaşırıyor tabii!
Ondan sonra olaylar öyle bir karışıyor ki topla toparlayabilirsen!..

Şunu söylemek gerekirse karakterlere çok ısınamadım. Hepsini eşit derecede, sıradan bir karakteri ne kadar sevebilirsem o kadar sevdim. Her ne kadar bu tarz romanlarda fazla aşkın beni sıktığını söylesem de bu şekilde üstünkörü olanları da sevmiyorum. Kastım şu ki Jackson Holly'yi kurtarmak için elinden geleni yapmaya çalışıyor, Holly de onu çok seviyor zaten o kadar uğraşıp çabalamalarının sebebi bu fakat nedense ben bu aşkı hissedemedim. Hadi ya kavuşun artık diyemedim çok içten bir şekilde!

Kurgu çok hoşuma gitti. Zaman yolculuğu yapan insanlar ve Fırtına grubu (çok fazla bir şey yazmıyorum ki spoiler olmasın) beğenimi kazandı.

Beni en çok etkileyen şey sanırım yazarın kurguyu aktarış biçimiydi. Yoğun bir fantastik roman da değildi, pembe dizimsi bir fantastik roman da değildi. Genç-fantastik! İşte bu!

Fantastik severlere önerilebilecek bir roman fakat eğer epik-fantastik çok seviyorsanız beğenip beğenmeyeceğinizden emin değilim. Sizi sıkabilir belki ama eğer benim gibi "Önüme yeter ki fantastik koyun da okuyayım!" diyen bir okursanız buyurun okuyun!