10 Temmuz 2017 Pazartesi

"Bana Ne Oldu Böyle?" // Dönüşüm (Franz Kafka) - Kitap Yorumu

Kafka ruhsal açıdan kendime çok benzettiğim yazarlardan biri olduğundan onun karamsar ve yalnız dünyasını okumak bana iyi hissettiriyor. Bir sabah uyanır da kendimi bir böceğe dönüşmüş bulur muyum acaba?



Gregor Samsa, bir sabah uyanır ve bir böceğe dönüşmüş olduğunu görür, cümlesi kurguyu basit bir şekilde anlatmak için yeterli. Ama altında öyle mesajlar, öyle eleştiriler var ki...

Kafka oldu mu mevzu, absürt bir durum olmasa olmaz. Gregor böceğe dönüştüğünü fark ettiğinde tek endişesi var: "Eyvah, işe geç kalacağım!" Ben bu endişeyi okuduğumda ağlanacak halimize güldüm aslında. Üstümüzde çok daha büyük bir yük varken maalesef ki bize dayatılan küçük şeyler için endişeleniyoruz. Ne yazık!


"Şimdi daha mı az duyarlı olmaya başladım acaba?"
Gregor, ailesi tarafından bir kenara itiliyor, pis bir şeymiş gibi görülüyor ve ailesi onun içinde hala bir insan olduğunu asla düşünmüyor. Ki bu da topluma yabancılaşmış insanın aldığı tepkileri ve o insanın dışlanmasını temsil ediyor. Diğerlerinden farklı olmaya gör, soyutlanıyorsun.

"Müzikten böylesine etkilendiğine göre
bir hayvan olabilir miydi?"
Olanlardan sonra Gregor hala ümit etmeye devam ediyor. Ailesi ona ilgi gösterir diye umuyor. Fakat bir an bile bedeninin eskisi gibi olmasını dilemiyor. Farklılığıyla bir sorunu yok. Kabul görmek istiyor, sevilmek istiyor.

Ben kitabı okurken içimde bir ağırlık hissettim. Hem bu romanın Kafka'nın mahremi olduğunu ve benim benim onun özelini işgal ettiğimi düşündüğüm için hem de Gregor Samsa'yı okurken kendimi okuduğumu hissettiğim için. Özellikle son kısımlarda gözlerimin solmasına engel olamadım diyebilirim.

Yazarını bir kenara bırakırsak Dönüşüm, kendimle ilgili okuduğum en mahrem kitap oldu. Okuduğum ve okurken içselleştirebildiğim için çok mutluyum.









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder