Açıkçası çok fazla Wattpad kitabı takipçisi değilim. Belki de o platformdaki her Harry Styles hayran kurgusunun ilk bölümünü okumuşumdur ama beni içine alan yoktur. Sadece After'ı düzenli bir şekilde okuduğumu hatırlıyorum. Bu kötü çocuk-iyi kız meselesi beni çok sıksa da After bu kurgunun Wattpad'deki babası diyebiliriz. Ayrıca beni anlamadığım bir şekilde kendisine çeken bir kitap.
Tessa Young, üniversiteye başlayacağı için çok heyecanlı. Bir yandan seviniyor, bir yandan sevgilisi Noah'dan uzak kalacağı için üzgün. Ki oda arkadaşı Steph ile tanıştığı zaman iyice hayal kırıklığına uğruyor. Steph kendisi gibi piercingli, dövmeli, saçları gökkuşağının türlü renklerinde olan bir arkadaş grubuna sahip. Tarzları her ne kadar bizim kazak-kumaş etek ikilisini üstünden çıkarmayan Tessa için aykırı da olsa kızımız bir müddet sonra, her an onların yanında buluyor kendini. Özellikle grubun içinde ona sürekli aşağılayıcı laflar eden, çekilmez ama bir o kadar da çekici, huysuz ama bir o kadar da sevimli Hardin...
Hardin ve Tessa hem dış görünüşleri hem de davranış biçimleriyle birbirlerinden kat be kat farklı olsalar da birbirlerine karşı sıcak duygular beslemeye başlıyorlar. Tessa aşkın ne olduğunu bildiğini düşünüyor olsa da sevgilisi Noah'nın ve tutucu-baskın annesinin varlığından korkarken Hardin aşık olmaktan korkuyor.
Oysa yapabildikleri tek şey aşık olmak oluyor...
Tessa kafası çok karışık bir karakter. Özellikle Hardin ile tanıştıktan sonra annesinin ona öğrettiği ve şimdiye kadar doğru bildiği şeylerin annesinin katı tutumundan geldiğini anlamak hayatında ciddi değişikliklere yol açıyor.
Hardin ise kesinlikle favorim. Onu hala Harry gibi hayal ediyorum hatta yazarken bile kendimi Harry yazmamak için zor tutuyorum. Bence tüm agresifliği, tüm kusurlarıyla en mükemmel erkek karakterlerden biri.
Tessa ve Hardin her ne kadar farklı gibi gözükseler de ikisinin de kusurları var ve aslında bu onları birleştiren şey. Tabii bir de kitaplar var... Benim uğruna her şeyi yapabileceğim tüm kitaplar ilişkilerinin temeli açıkçası. Yazar da benim gibi tarihi romans hastası olduğundan herhalde, ikisi öyle çok benziyorlar ki Elizabeth&Darcy'ye, Catherine&Heathcliff'e... Bu benim After'ı bu kadar sevmemdeki en önemli faktör belki de.
Her ne kadar bana kendisini sevdiren bir kitap olsa da kusur bulduğum çok önemli bir nokta var: Anna'nın yazımı.
Dili bazen mizahi, bazen romantik, gayet sıradan ama bana rahatsızlık veren bu değildi; Tessa ve Hardin'in kavgalarını okurken bir müddet sonra "Ay, yeter artık!" dedirtmesi, en olmaz şeyden, en olmadık zamanda kavga çıkarması beni sıktı. Tamam zıt karakterler, kabul ama bence bu kadarı gereksizdi ve sadece uzatmak için uzatılmıştı. Kitabın da ortalama bir kitaptan kalın olduğunu düşünürsek ve dört kitap olduğunu düşünürsek bence çok fazlaydı.
Klasik bir kurguyu yeni jenerasyona uyarlamış ama asla eski çizgiden çıkmamış, bazen gereksiz ve sadece böyle bir bölüm de olsun diye bölümler yazmış ama Hardin'in iki güzel sözüyle kalpleri eritmiş yazar. Bu kadar kusur kadı kızında da olur, ne de olsa Jane Austen değil ya!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder